Öncelikle analiz yapılacak finansal tabloların doÄŸru olması ve gerçeÄŸi yansıtması ÅŸarttır. Ülkemizde halka açık ÅŸirketlerin finansal tabloları büyük ölçüde gerçek durumu yansıtmaktadır. Zira sermaye piyasası kurumları için Türkiye Muhasebe/Finansal Raporlama Standartlarına (TMS/TFRS) uyum zorunlu hale getirilmiÅŸtir. Böylece finansal raporlama alanında ortak dil kullanılması ve güvenilir bilgiye ulaşılması saÄŸlanmıştır. Bu ÅŸekilde de pratik analize ve yorumlamaya imkan veren bir ortam yaratılmıştır.
Daha ne olsun?
Ancak bundan ne ölçüde iÅŸ hayatına yarar saÄŸlandığı tam olarak anlaşılamıyor.
Oysa sunduÄŸu faydalara bakacak olursak;
Ancak doÄŸru yorumlamak ÅŸartıyla…
Bunun için de zaman ayrılıp incelendiÄŸinde; dönemsel finansal sonuçların, faaliyet raporlarının ve yatırımcı sunumlarının iÅŸ hayatına katkıları inkar edilemez.
Bu tabloların ve dipnotların basına açıklanan kısa özetleri bazen yanıltıcı sonuca götürebiliyor. Genelde de bu özet bilgiler faaliyet etkinliÄŸine ait oluyor.
ÖrneÄŸin bir perakende zincirin duyurusunda; ilk 6 aylık dönemin, geçen senenin aynı dönemi ile kıyaslamasından çıkan yüzde 33 gibi baÅŸarılı bir ciro artış oranı dikkat çekiyor. Ancak verimliliÄŸi ölçebilmek açısından ikinci aÅŸamada yine iki dönem arasında (yani 1 senelik zaman diliminde) ÅŸube sayılarındaki artış oranının da (veya metrekare artışının) bilinmesi gerekiyor. Böylece birebir bazda reel büyüme olup olmadığını öÄŸrenme imkanı oluyor. Aynı ÅŸekilde bu dönemler arasındaki çalışan sayısı deÄŸiÅŸimini de göreceÄŸiz ki, çalışan başına satış tutarının da hangi oranda arttığını veya azaldığını anlayabileceÄŸiz.
Evet maÄŸaza sayısında da çalışan sayısında da dönem içindeki deÄŸiÅŸim ek bilgi olarak bu kısa açıklamada veriliyor ama buradan doÄŸru sonuç çıkmıyor. Çünkü eldeki bu bilgilere göre, fiziki büyüme yüzde 7 gözükürken, ortaya da %33-%7=%26 olarak enflasyon oranını da aÅŸan, baÅŸarılı bir ciro artışı çıkıyor.
Oysa açıklamayı bırakıp finansal tabloya ve dipnotlarına baktığımızda görüyoruz ki; bir sene arayla yaÅŸanan fiziki büyüme %14 olduÄŸundan, %33-%14= %19 olarak enflasyon oranını karşılamayan ve az da olsa birebir bazda küçülmeye iÅŸaret eden bir ciro artışı gerçeÄŸi ile karşılaşıyoruz.
Bu konudaki kural; ciro kıyaslaması son iki senenin hangi dönemlerini kapsıyorsa, yapılacak diÄŸer bütün kıyaslamalar da aynı dönemleri kapsamalıdır.
Daha çok yatırımcı sunumlarında yer alan ve verimliliÄŸe esas teÅŸkil eden ince hesaplar ÅŸeffaf ÅŸekilde ortaya konmaktadır.
ÖrneÄŸin; yıllık cirosal artışı yüzde 23 iken birebir aynı maÄŸazadaki ciro artışının yüzde 6’da kaldığını, aynı maÄŸazada müÅŸteri trafiÄŸinin yüzde 11 azaldığını ÅŸeffaf ÅŸekilde açıklayan halka açık perakende ÅŸirketlerimiz vardır.
Peki bu tablolar kimlere ne gibi faydalar sağlıyor?
Bu finansal tabloların her bölümüne ayrı odaklanmak ÅŸarttır. ÖrneÄŸin bir ÅŸirket kârlı göründüÄŸü halde likiditesini iyi yönetemediÄŸi sık görülmüÅŸtür. Yukarda da belirttiÄŸim gibi tedarikçiyi ve kredi vereni en çok ilgilendiren; bir ÅŸirketin kısa vadeli borçlarını mevcut varlıklarını nakde çevirerek ödeyip ödeyemeyeceÄŸidir. Bu konuda geçmiÅŸte kaleme aldığım “Favök tutkusu boÅŸuna deÄŸil” ve “Favök her ÅŸey mi?” baÅŸlıklı yazılarım daha da aydınlatıcı olabilir.
Finansal analizden çıkan ve performansa dair fikir veren verimlilik ölçüsü oranlar pusula niteliÄŸindedir.
Bunların en önemlileri;
Birçok büyük özel sektör ÅŸirketi kendi yöneticilerinin saÄŸlık durumu hakkında fikir edinmek üzere belli dönemlerde check-up yaptırırlar. Åžirket saÄŸlığı için tarama da yukarda anlattığım analizler yardımıyla gerçekleÅŸir. Ancak ilave faydası rakiplerinize, tedarikçilerinize ve müÅŸterilerinize ait iÅŸletmelerin saÄŸlıkları hakkında da bilgiler edinilmesidir.
Finansal tabloların 4-5 yıllık kıyaslamasından; fiyatlandırma politikalarını deÄŸiÅŸtirenler de ödeme vadelerinde deÄŸiÅŸiklik yapanlar da stoktan kazanca ağırlık verenler de, format dışına çıkanlar da çok kolay gözükürler. İşte esasında ders niteliÄŸinde sonuçlar üreten ve benchmarking imkanı da sunan kısmı daha çok bu tarafıdır.
Ercüment Tunçalp
Yazarımızın bu yazısı Retail Türkiye Dergisi’nde 31 AÄŸustos 2021 tarihinde yayınlanmıştır.